August 18, 2025
August 17, 2025

bugünkü kitap buydu.
çağdaş alman kültürünün başlangıcı olarak kabul edilen bu kitap roman-mektup tarzında yazılmış.başından geçen olaylarını ve aşık olduğu kadına karşı duyduğu hislerini döktüğü mektuplardan oluşan kitap oldukça şiirseldi ve okulda okumak pek zordu.olsundu.
22 Mayıs
bazı insanlar,hayatın bir rüyadan ibaret olduğunu düşünmüşler.bu duygu benim de peşimi bırakmıyor.insanın yaratıca ve araştırıcı kuvvetinin dar bir çerçeve içine sıkıştırıldığını anlıyorum.şu zavallı varlığımızı sürdürmekten başka hedefimiz yok,salt ihtiyaçlarımızı gidermekle uğraşıyoruz,başka bir şey yaptığımız yok.içimizin rahat ettiği zamanlardaki sakinlik boyun eğişten geliyor.böylelikle zindanlarının duvarlarına güzel resimler,iç açıcı manzaralar çizen mahkumlara benziyoruz.bunları düşündükçe sanki aklım duruyor,Wilhelm,kendi içime dönüyorum ve orada başka bir dünya buluyorum.bu alemde,hayat ve hareketten çok sezişler ve karanlık istekler var.karşımda türlü türlü imgeler dolaşıyor.ben ise gülümseyerek derin düşüncelere dalıyorum.
27 ekim
çok şeye sahibim.ama onu düşünmek her şeyimi silip süpürüyor.nelerim var!fakat onsuz herşey bana hiç oluyor.
şeklinde.
ritüel hayat tablosu
August 16, 2025
Zaten şaşmıyor, anlamsız öğleden sonra kestirmemi bitirmeye karar verdiğim saat 15.12, hiç şaşmıyor, saat ya 12 geçiyor ya da 12 var oluyor.
Cidden şaşmayan nadir şey var biri o, biri de tembelliğim, diğeri tırnak yiyorum, beyaz şarap içmiyorum, bunlar şaşmıyor yani.
Annem bahçenin kapısına yakın parkeden yan komşudan şikayetçi, bu da şaşmaz.
Ama cidden illa da burnunu biraz da olsun sokacak bizim bahçe kapısına..Bunları yazarken annem gelio, 2 ayrı ev göstermeye gitmişti, o arada bana makinayı boşalt dedi ve şu börülceleri ayıkla ve bişey daha diyordu ben ofladığımdan devam etmedi, tembelim işte, şaşmaz o da.
Zaten ben bi şekilde neden hala buradayım onu kestirememenin verdiği ağırlıkla kestiriyorum, eskiden benim evimde duran ikea indirim kısmından aldığımız koltukta, L'dir kendisi.
Börülceleri güzel ayıklamışım pohpohlaması geliyor, makinayı yarım boşalttım diye ki yerlerini bilmediğim şeyleri ellemedim sonradan gıcıklamasın die, aa bunlar kirliler mi laf sokması beliriyor, ama olsun ne yaparsa yapsın veyahut derse dahi gıcık bir yerden değil, herşey normal ve komik gelir.
Herşeyi ayırasım gelmiyor, sokaktan içeri dalan yavru kedi her ama her şeyi tırmalıyo. Sallamıyorum, neyse o.
Yapıveridursun diyorum ablam, biz gelene kadar, yemeğin harcını, teknede bişi yok dio annem, hani sarımsaklar oradaydı?
Sarımsaktan ekonomi vakti geldi çattı, işte bu an! Teknede çok var ya, eve almak no deyor.
ona ulaşmak da ayrıca bir zor diyo,
ablama,
Sarımsağa olduğu kadar şu anda,
haklı,
baba kız, bakmazlar telefona, şaşmıyor.
bana sorsan meşgulum ondan açamam, ya da açsam da kısa keserim, ödünüz kopmasın, kendi halimdeyim.
neyse öyle ya da böyle, yemekler hazırlanıyor, tüm tırnaklar yeniyor, birkaç foto seçiyorum bok var gibi instaya falan koymaya, biraz ona yolla biraz buna yolla, aşırı ısınmış laptopu kapıyorum hışınla, şaşmazzzzz, hızlı pes ediyorum pc başına.
(bunu dün hızla yazdım, bugün editledim ha ha haaa şimdi oldu yani der gibi neyse edit polisi vardı Bi ara bana editlediğini fark etmiyorum sanma falan yazmıştı, kimdi ve nereden yazdı hatırlamıyorum ama yazdı işte, bok var gibi o da gerdi beni, sonra buradan edit yapmayı bırakmıştım, gerçi her bir yerden de, şaşmaz, neyse o. )
August 14, 2025
- ne zaman yazıcam diyorum, yazıcam yazıcaaam
- önce aklımı oraya danklatan şey yaşanıyor oluyor, aynen tam o anda yazası geliyor halimin, ama anlamıyorum büyük yazarlar durup mu yazanlar yoksa sonra mı? büyük yazar diyecek kadar sıkıcı ama bir o kadar da inançlıyım bu cümleye kadar. sonra ise nasıl akılda kalıyor ya da nasıl aynı hevesi tutuyorlar bilmiyorum da şeylerin hissettirdiklerinden beynime akan cümleler anda oldukları gibi değiller sonrasında,
- ya da cidden o cümleler oldu mu yazmasam da?
- ekran beni sevmiyor diye değil belki de, artık gözlük kullanıyorum, geceleri de varım başında ancak laptopum eski ve sıcak diye de mi değil? ya da çıkarttığı ses veya dur yok daktilo daha da sesliydi, benim hiç daktilom olmadı ki,
- bir sokak geliyor aklıma, anca bir sokakta yürürken geliyor tabii, napıcam, defteri çıkartıp yazacak mıyım? o eski tozlu halini sokağın, insanların tavrının bendeki etkilerini ve bilmediğim bir benin belirişini önce bende sonra işte en dar sokağında hadi diyelim Kathmandu'nun, aynen hadi oranın olsun bari ihtimal-i, durup yazmalıyım belki de,
- ya da ben yazmak için var olmadım, anca söylemek kendime
- içli
- ve
- söylenecek en içten cümleleri
- önce kendime.
- ya da işte bir de arada tamam diyorum, yazacağım, herşey hazır, her şeyi benim de ayırasım gelmiyor, ama yine de tam o yazma anında inanır mısın, hiç çekmediğim o uyku beliriyor, ön kapıdan da girmiyor, arkadan sıkıştırıyor beni, uyutuyor 2 4 5 saat, uyanıyorum, halbuki depresyonda da değilim,
- ya da öyleyim sanıyorum,
- masanın başında oturmuş bitmiş yemeklerin kaldırılışını izlerken bana sorulan çay? sorusuna ihtimam etmiyorum ama yazasım geliyor işte, orada öylece durmuş, yemek sonrası, çay umursamazlığında, hissettiğim, aklımdan geçen, hissetmek de ne demekse de neyse işte, bana gelen o cümleleri yazmak, yazmak, yazmak. Ancak ben sadece aklıma suya yazar gibi serpiştiriyorum cümleleri, sonra gelirler diyorum herhalde kendileri,
- hiç gelmiyorlar,
- hiç olmadılar san ki.
July 17, 2025
Çağırınışkan
sokaklarda aradığım pembe köşeler en renkli yerde siyahın beyaz
hmm yok bir de en renkli yerde gri'ye rastlamak
GARİP şekilde kültür seni yerden çeken bir şey gibi baskınsa, köklere inmemek niye?
yüzeye kalmış şeydir özgürsüz suç diye?
yine de TEKNO çalıyor
büyük kılaplar işte
ya da rüyanda görürsün bre be.
kapı komşun yanıyor, Sır gibi saklamanı istiyorlar, acını, sessiz
en Zen olan şehir bile bazen serttir beton gri ( sestir)
rüyanda görürsün şekerim orada sakinlik bir mistery
ortamda ₺arih konuşuluyor bağırıyorlar, tv deki bağırıyor, sesler yüksek, dağ başını duman almış, yürüyelim arkadaşlar! deyolar sonra bir de şikayet var hiç konuşamıyoruz diye neymiş efendim o neden kitabı bitirmedi ben neden okumadım kim hatırlıyor bak kristal bak tv gösteriliyor
konuşamıyoruz, şimdi de film açılıyor
Tv'de "yumurta çalsalar hapiste/hapse hükümet soy falan dönüp bakmayolar dioooo
Tv önündeki sehpanıntozunu al deyo
tag atıyoruz üzerine
Babam allahtan sanat seviyor!
bozukbuzdolabı, uzay gemisi 2025 temsili
rüyanda görürsün şekerimmmm
burada sakinlik calmistery
ama tüm bunlara karşılık seçilmiş fikir kaosunun içinde dolanır iken sokaklardır itilmiş fikir havuzu mesajlar küpürü anlar ve şekillerden oluşarak hal ve durumlara dönen bir düşünceler çıkarımı dosyalarda birikir, öyledir işte sıra sağdan döner
uv oje, taylanddan inhaler
ve getirin lan çarşajları
tembelmi siniz kime çektiniz diyor anne
yani yine haklı
sırtında çokça iğne gibi dikenleri vardı bazı anların
triyas dünyası sanarsın ortam şahakü
momografi kötüüü diye haykırıyor şimdi anne son zamanlardaki en iyi araştırmalara denk gelmiş
diğerlerini dışarı çıkartmadan önce onu durdurmalıyız deyo şimdi tv, bambaşka dünyalardayız harbi
kolonoskopi temizlemiş ama arkadaşımız emrahın bağırsaklarıi,
işte bi iyi bi kötüdür şeyler falan der kesip atarmışım bu işi iyi mi?
Bunu editlemiyorum arkadaş köpeğim ölmüş iki gün önce o geliyor aklıma, belki sonra da babam da salonda klima var diye saykırıyor rüyasında Çapkın
benimse elimde "by using public transport you protec the envirionment (e.f.o.r. 1977)" yazan bir patch var taa 25 senelik.
evrengile gönderiyorlar bu arada bazı hayalleri.
June 5, 2025
onların mac leri var,
aromalı çay içiyolar, ne istiyorlarsa yiyorlar, cidden,
onların parlak tırnakları var, yenmemiş, evet doğru duydunuz, ellerini ağızlarına götürmez onların ellerinde kokteyleri leri leri leri var, marka gözlükler ve birer penis, en azından her birine bir tane,
kesilmemiş, var işte!
bense çoğu zaman mal varlığımın farkındayım,
fazla çabalamıyorum yaşamaya,
zaten bunu ben istemedim,
ancak biliyorum işte, kaç param var, ne içemem
ne yiyemem
ne giyemem, (genelde ne giymem)
her şeyi zor yolla yaparım
falan ama işte ben istemedim yaşamayı
ondan umurumda değil tırnaklar macler ve pipiler
benim ilgi alanlarım var
sabahları kategorize etmem
yağmurda yürümeyi severim ama yürümem, bozuk da olsa makinalarım var çantam ağır !help!
mentollü sigara içerim ama sorsanız ben sigara içmem
thai tea severim, thai tea li herşeyi en azından bir kere yemişimdir, benden kaçıramazsınız, thai tea radarımdadır
fransızlar, ingilizler, italyanlar bir şekilde gözüme hoş görünebilir ancak cidden hepiniz de bir şekilde tırtsınız güzelim, ne varsa of çok sıkıldım dediğin türk erkeklerinde var, en azından ararlar veya sen ararsan oradadırlar.
kitap kapakları, eski binalar, dinci insanlar, ambalajlar, merdivenler ve dibi kum berrak denizlere ilgim var, nasıl diyim, işte severim onları izlemeyi, dinlemeyi, yanlarından geçip gitmeyi. ( her zaman yüzme havamda değilim sevgilim)
sonra yazacak cümleler biriktiriyorum gün arası, ya cidden çok zor durup yazmak çoğu- su verin biraz.
sonra bir partideyim, sırf sen öğren diye 5 dklık gösteriyorum nasıl sevgilin olunur
ya cidden çok zor durup senin sevgilin olmak
5 dklık anca
yetiyor bana
sonra yalnızca saçları güzel görünen güzel gürüşlü karizmatik bişeysin
ama binlerce binlerce binlerce ce ce cesinizzzzz
June 4, 2025
April 22, 2025
Duvardan sıyrılıyor, omuzlar dik,
ayakkabıları ters duruyor ve yüzüğü kayıp. ( cidden onu her yere soruyor, griye boyanmış kayrak, köşedeki yazı, yamuk kaldırım, çamurlu paket )aletten duman alıp yanındakine uzatıyor,
kahveyi hindistan cevizli seviyor,
Duvara geri yapışıp, omuzlarını silkiyor.
şimdi de kendisi ters duruyor.
April 21, 2025
......."Alarmdan önce uyandığını farkındaydı, ama yine de akışkanlıktan önce telefona baktı. Saate umursamaz bir bakış attığından, 7 dakika sonra çalacak alarmı hiçe sayarak uykusuna geri dönmeye çabaladı. Çabası işe yarayacaktı ki son 7 dakikası dolmuştu, alarm çaldı. Bu sefer zorunluluktan uzatması gerekti elini telefonuna, 10 dk ertelemek mi? Tamamen kapatmak mı? İşte karar merceği tam da o noktada, sabahın köründe devreye sokulması gereken bir aksiyondu, karar vermeyi pek sevmezdi. Hatta hiç sevmezdi. Biri ona fikrini sorsa, öyle bişey demeyeçalışırdı ki rengi gri, tam ortalama, onu der gibi ama bunu da der bir halde, hep nötr. Aman yanlışlıkla yönlendirmeye görsün, tüm konuşmayı gerekirse baştan yapar vehayut uzatır da karıştırırdı ki karşı taraf onu dinlemek yerine kendi bildiğini okusundu. Kararını verip alarmı sonuna kadar kapattı, bir sonraki gece yatmadan önce tekrardan açacaktı, ancak bu bir sonraki gecenin kararıydı ve onun peşine takılmadan yatakta bir sağa bir sola dönmeye başladı. Biraz daha uyumalı mıydı?"......
bu da başka bir kısmı, tırtışkolukla it can go somewhere arasında, yarım bırakıldı.
......... " Ayakkabılarının hiç birisinden memnun değildi, hiçbirisi rahat gelmiyordu ona. 7,8. Dışarı çıktıktan max 25 dk sonra aklında ayaklarının ağrısı vardı ve genelde 10 saate yakın dışarıda kalırdı. 11,12. Ayağa kalktı, en azından daha ayağında ayakkabısı yoktu. Havaya birkaç yumruk fırlattı, ayaklar rahat, öne geriye adımlar, tahminlerden az süren bu hava yumruklama seansını telefona yönelttiği dikkat bozukluğu yardı. Eline aldığı gibi ayakta dikili kaldı, 3 dk, 5 dk, 7 dk. Biraz o app, biraz bu app, 11 dk,13 dk, duşa girse miydi? Yoksa dışarı çıkıp, akşam dışarı çıkmak için tekrardan döndüğünde zaten gireceğimci miydi? Moodunu o da anlamakta zorlanıyordu, civarda enteresan kuş sesleri vardı, hepsine kulak kesilmese de varlardı. Telefonu bırakıp yatağa geri oturdu, işte bu tehlikeli bir uslüptü. Ya tekrardan uyursa? Eline kaldığı homestay’in kütüphanesinden seçtiğikitaplardan kendi dilinde olanını aldı, bu cidden pek sık rastlanan bir durum değildi. Etraflıca konuşulan bir ana dili yoktu, zaten bulursa da ya dinle ilgili olur ya da çok satan romanlardan biridir diye iç geçirdi. ".........
yazmaya başladığım gğn yazmayı bıraktığım olmayacak hikaye kitabımdan bir kesit.
olmayacak çok şeye başlarım, belki başladım diye olmadılar, veya her ne ise.
i drink milk every day
Blog Archive
-
▼
2025
(22)
-
►
April
(9)
- Duvardan sıyrılıyor, omuzlar dik, ayakkabıları te...
- Uca gelmekSivriye girmekİçmekDüzÇekik isterSeviyor...
- <!--StartFragment--> Bitkinliğin tasarlanması Spü...
- ......."Alarmdan önce uyandığını farkındaydı, ama...
- ......... " Ayakkabılarının hiç birisinden memnun ...
- '19
- alttaki başvuruyu kazandım bana bin dolar verdile...
-
►
April
(9)
