August 18, 2025

Nefret zamanla ağırlığı artan bir yüke dönüşür, görünmez edersin, istemezsin senden yana gayri, 
edende biriken kordur ister görmezden gel ister delinir bu var halin. 

İkimgöz yaşını göstersem size bilebilir misiniz ne kadarla narin? 
terk edilmek hep aynı kırıklığıyla güzellenir, sen aynı değilsindir, ezilişindir ayna hali. 

Ne olduğunla ölçmezler aşkını, şansına kalır öpüşler.
İşte bundandır küsüm hayli, 
ban bırakın, 
ben uyur kayar, geleceğe kapalı bam papi.

Bitkinliğin tasarlanması duruyor baş aşağı, zincirler şeffaf sahi, 
Spekülatif gelecek tasarımı dağdan inen kar tanesi gibi yalnız ve senin, 
umrumda değil merkezden yayılan kor eseri. 

Yüz körlüğü saçmasıyla karşı karşıya kalsa kafi,
ancak olmayan herşeyin tiyatrosu bu,
bitmemesi başlamadığındandır dizesi dahi.

August 17, 2025


bugünkü kitap buydu.
çağdaş alman kültürünün başlangıcı olarak kabul edilen bu kitap roman-mektup tarzında yazılmış.başından geçen olaylarını ve aşık olduğu kadına karşı duyduğu hislerini döktüğü mektuplardan oluşan kitap oldukça şiirseldi ve okulda okumak pek zordu.olsundu.


22 Mayıs
bazı insanlar,hayatın bir rüyadan ibaret olduğunu düşünmüşler.bu duygu benim de peşimi bırakmıyor.insanın yaratıca ve araştırıcı kuvvetinin dar bir çerçeve içine sıkıştırıldığını anlıyorum.şu zavallı varlığımızı sürdürmekten başka hedefimiz yok,salt ihtiyaçlarımızı gidermekle uğraşıyoruz,başka bir şey yaptığımız yok.içimizin rahat ettiği zamanlardaki sakinlik boyun eğişten geliyor.böylelikle zindanlarının duvarlarına güzel resimler,iç açıcı manzaralar çizen mahkumlara benziyoruz.bunları düşündükçe sanki aklım duruyor,Wilhelm,kendi içime dönüyorum ve orada başka bir dünya buluyorum.bu alemde,hayat ve hareketten çok sezişler ve karanlık istekler var.karşımda türlü türlü imgeler dolaşıyor.ben ise gülümseyerek derin düşüncelere dalıyorum.

27 ekim
çok şeye sahibim.ama onu düşünmek her şeyimi silip süpürüyor.nelerim var!fakat onsuz herşey bana hiç oluyor.


şeklinde.


Bu kitaptan etkilenip yazmışım kelime kelime, noktamalardan sonra boşluk bırakmadığımı göz önünde bulundurursak 2009'dan öncesi, her şey hala aynı etkide etkiliyor, ne diyim, kitap dertti.

ritüel hayat tablosu


9.30 da sınav
12.00 da kahvaltı
13.20 de dersanenin yanındaki sokakta 1 tane sigara
13.30 da dersane
17.30 da dersaneden çıkış
18.00 da otobüs
18.40 da 330-bostanlı
19.20 de call u

(bunu 2009da draftlamışım) 

August 16, 2025


 

 Zaten şaşmıyor, anlamsız öğleden sonra kestirmemi bitirmeye karar verdiğim saat 15.12, hiç şaşmıyor, saat ya 12 geçiyor ya da 12 var oluyor.

Cidden şaşmayan nadir şey var biri o, biri de tembelliğim, diğeri tırnak yiyorum, beyaz şarap içmiyorum, bunlar şaşmıyor yani. 

Annem bahçenin kapısına yakın parkeden yan komşudan şikayetçi, bu da şaşmaz.

Ama cidden illa da burnunu biraz da olsun sokacak bizim bahçe kapısına..Bunları yazarken annem gelio, 2 ayrı ev göstermeye gitmişti, o arada bana makinayı boşalt dedi ve şu börülceleri ayıkla ve bişey daha diyordu ben ofladığımdan devam etmedi, tembelim işte, şaşmaz o da.

Zaten ben bi şekilde neden hala buradayım onu kestirememenin verdiği ağırlıkla kestiriyorum, eskiden benim evimde duran ikea indirim kısmından aldığımız koltukta, L'dir kendisi.

Börülceleri güzel ayıklamışım pohpohlaması geliyor, makinayı yarım boşalttım diye ki yerlerini bilmediğim şeyleri ellemedim sonradan gıcıklamasın die, aa bunlar kirliler mi laf sokması beliriyor, ama olsun ne yaparsa yapsın veyahut derse dahi gıcık bir yerden değil, herşey normal ve komik gelir. 

Herşeyi ayırasım gelmiyor, sokaktan içeri dalan yavru kedi her ama her şeyi tırmalıyo. Sallamıyorum, neyse o. 

Yapıveridursun diyorum ablam, biz gelene kadar, yemeğin harcını, teknede bişi yok dio annem, hani sarımsaklar oradaydı?

Sarımsaktan ekonomi vakti geldi çattı, işte bu an! Teknede çok var ya, eve almak no deyor. 

ona ulaşmak da ayrıca bir zor diyo,

ablama, 

Sarımsağa olduğu kadar şu anda, 

haklı,

baba kız, bakmazlar telefona, şaşmıyor.

bana sorsan meşgulum ondan açamam, ya da açsam da kısa keserim, ödünüz kopmasın, kendi halimdeyim.

neyse öyle ya da böyle, yemekler hazırlanıyor, tüm tırnaklar yeniyor, birkaç foto seçiyorum bok var gibi instaya falan koymaya, biraz ona yolla biraz buna yolla, aşırı ısınmış laptopu kapıyorum hışınla, şaşmazzzzz, hızlı pes ediyorum pc başına.



(bunu dün hızla yazdım, bugün editledim ha ha haaa şimdi oldu yani der gibi neyse edit polisi vardı Bi ara bana editlediğini fark etmiyorum sanma falan yazmıştı, kimdi ve nereden yazdı hatırlamıyorum ama yazdı işte, bok var gibi o da gerdi beni, sonra buradan edit yapmayı bırakmıştım, gerçi her bir yerden de, şaşmaz, neyse o. ) 

August 14, 2025


 

  1.  ne zaman yazıcam diyorum, yazıcam yazıcaaam
  2. önce aklımı oraya danklatan şey yaşanıyor oluyor, aynen tam o anda yazası geliyor halimin, ama anlamıyorum büyük yazarlar durup mu yazanlar yoksa sonra mı? büyük yazar diyecek kadar sıkıcı ama bir o kadar da inançlıyım bu cümleye kadar. sonra ise nasıl akılda kalıyor ya da nasıl aynı hevesi tutuyorlar bilmiyorum da şeylerin hissettirdiklerinden beynime akan cümleler anda oldukları gibi değiller sonrasında, 
  3. ya da cidden o cümleler oldu mu yazmasam da?
  4. ekran beni sevmiyor diye değil belki de, artık gözlük kullanıyorum, geceleri de varım başında ancak laptopum eski ve sıcak diye de mi değil? ya da çıkarttığı ses veya dur yok daktilo daha da sesliydi, benim hiç daktilom olmadı ki,
  5. bir sokak geliyor aklıma, anca bir sokakta yürürken geliyor tabii, napıcam, defteri çıkartıp yazacak mıyım? o eski tozlu halini sokağın, insanların tavrının bendeki etkilerini ve bilmediğim bir benin belirişini önce bende sonra işte en dar sokağında hadi diyelim Kathmandu'nun, aynen hadi oranın olsun bari ihtimal-i, durup yazmalıyım belki de, 
  6. ya da ben yazmak için var olmadım, anca söylemek kendime
  7. içli
  8. ve 
  9. söylenecek en içten cümleleri
  10. önce kendime.
  11. ya da işte bir de arada tamam diyorum, yazacağım, herşey hazır, her şeyi benim de ayırasım gelmiyor, ama yine de tam o yazma anında inanır mısın, hiç çekmediğim o uyku beliriyor, ön kapıdan da girmiyor, arkadan sıkıştırıyor beni, uyutuyor 2 4 5 saat, uyanıyorum, halbuki depresyonda da değilim,
  12. ya da öyleyim sanıyorum,
  13. masanın başında oturmuş bitmiş yemeklerin kaldırılışını izlerken bana sorulan çay? sorusuna ihtimam etmiyorum ama yazasım geliyor işte, orada öylece durmuş, yemek sonrası, çay umursamazlığında, hissettiğim, aklımdan geçen, hissetmek de ne demekse de neyse işte, bana gelen o cümleleri yazmak, yazmak, yazmak. Ancak ben sadece aklıma suya yazar gibi serpiştiriyorum cümleleri, sonra gelirler diyorum herhalde kendileri, 
  14. hiç gelmiyorlar,
  15. hiç olmadılar san ki.

July 17, 2025

 Çağırınışkan

sokaklarda aradığım pembe köşeler en renkli yerde siyahın beyaz

hmm yok bir de en renkli yerde gri'ye rastlamak


GARİP şekilde kültür seni yerden çeken bir şey gibi baskınsa, köklere inmemek niye?

yüzeye kalmış şeydir özgürsüz suç diye?
yine de TEKNO çalıyor

büyük kılaplar işte

ya da rüyanda görürsün bre be.


kapı komşun yanıyor, Sır gibi saklamanı istiyorlar, acını, sessiz

en Zen olan şehir bile bazen serttir beton gri ( sestir)

rüyanda görürsün şekerim orada sakinlik bir mistery 

ortamda ₺arih konuşuluyor bağırıyorlar, tv deki bağırıyor, sesler yüksek, dağ başını duman almış, yürüyelim arkadaşlar! deyolar sonra bir de şikayet var hiç konuşamıyoruz diye neymiş efendim o neden kitabı bitirmedi ben neden okumadım kim hatırlıyor bak kristal bak tv gösteriliyor
konuşamıyoruz, şimdi de film açılıyor

Tv'de "yumurta çalsalar hapiste/hapse hükümet soy falan dönüp bakmayolar dioooo
Tv önündeki sehpanıntozunu al deyo 
tag atıyoruz üzerine
Babam allahtan sanat seviyor!
bozukbuzdolabı, uzay gemisi 2025 temsili

rüyanda görürsün şekerimmmm
burada sakinlik calmistery
ama tüm bunlara karşılık seçilmiş fikir kaosunun içinde dolanır iken sokaklardır itilmiş fikir havuzu mesajlar küpürü anlar ve şekillerden oluşarak hal ve durumlara dönen bir düşünceler çıkarımı dosyalarda birikir, öyledir işte sıra sağdan döner

uv oje, taylanddan inhaler 
ve getirin lan çarşajları
tembelmi siniz kime çektiniz diyor anne
yani yine haklı
sırtında çokça iğne gibi dikenleri vardı bazı anların
triyas dünyası sanarsın ortam şahakü

momografi kötüüü diye haykırıyor şimdi anne son zamanlardaki en iyi araştırmalara denk gelmiş
diğerlerini dışarı çıkartmadan önce onu durdurmalıyız deyo şimdi tv, bambaşka dünyalardayız harbi

kolonoskopi temizlemiş ama arkadaşımız emrahın bağırsaklarıi,

işte bi iyi bi kötüdür şeyler falan der kesip atarmışım bu işi iyi mi?



Bunu editlemiyorum arkadaş köpeğim ölmüş iki gün önce o geliyor aklıma, belki sonra da babam da salonda klima var diye saykırıyor rüyasında Çapkın
benimse elimde "by using public transport you protec the envirionment (e.f.o.r. 1977)" yazan bir patch var taa 25 senelik.

evrengile gönderiyorlar bu arada bazı hayalleri.

June 16, 2025

 






editsiz



 

June 5, 2025

 


 onların mac leri var,

aromalı çay içiyolar, ne istiyorlarsa yiyorlar, cidden,

onların parlak tırnakları var, yenmemiş, evet doğru duydunuz, ellerini ağızlarına götürmez onların ellerinde kokteyleri leri leri leri var, marka gözlükler ve birer penis, en azından her birine bir tane, 

kesilmemiş, var işte!


bense çoğu zaman mal varlığımın farkındayım, 

fazla çabalamıyorum yaşamaya,

zaten bunu ben istemedim,

ancak biliyorum işte, kaç param var, ne içemem

ne yiyemem

ne giyemem, (genelde ne giymem)

her şeyi zor yolla yaparım

falan ama işte ben istemedim yaşamayı

ondan umurumda değil tırnaklar macler ve pipiler

benim ilgi alanlarım var

sabahları kategorize etmem

yağmurda yürümeyi severim ama yürümem, bozuk da olsa makinalarım var çantam ağır !help!

mentollü sigara içerim ama sorsanız ben sigara içmem

thai tea severim, thai tea li herşeyi en azından bir kere yemişimdir, benden kaçıramazsınız, thai tea radarımdadır

fransızlar, ingilizler, italyanlar bir şekilde gözüme hoş görünebilir ancak cidden hepiniz de bir şekilde tırtsınız güzelim, ne varsa of çok sıkıldım dediğin türk erkeklerinde var, en azından ararlar veya sen ararsan oradadırlar.


kitap kapakları, eski binalar, dinci insanlar, ambalajlar, merdivenler ve dibi kum berrak denizlere ilgim var, nasıl diyim, işte severim onları izlemeyi, dinlemeyi, yanlarından geçip gitmeyi. ( her zaman yüzme havamda değilim sevgilim)

sonra yazacak cümleler biriktiriyorum gün arası, ya cidden çok zor durup yazmak çoğu- su verin biraz.

sonra bir partideyim, sırf sen öğren diye 5 dklık gösteriyorum nasıl sevgilin olunur

ya cidden çok zor durup senin sevgilin olmak

5 dklık anca

yetiyor bana

sonra yalnızca saçları güzel görünen güzel gürüşlü karizmatik bişeysin

ama binlerce binlerce binlerce ce ce cesinizzzzz




June 4, 2025

mesela öylece durmuş düşünürüm 
bu fırtınada, ılıklıkla gelen bir sen fikrini
basitçe şöyle karşımda durması, işte ne biliyim mavi gözleri, bilmiş laflar
her birşey sana dair yeterli aslında 
Su almaya çıkıyorum,
biraz parlayan bir duvarda sen geliyorsun aklıma,
O da buraya bakmış mıdır acaba?
kitabın sayfalarını çeviriyorum,
Bir sayı sallıyorum 77ye 2,
çevrilemeyecek kadar seçenekli o kısmı açıyorum,
sana soruyorum,
a bilerek bana yanaşmıyorsun 
b sen cidden farkında değilsin 
c sarılmak ister misin? 

Motordan iniyorum, suretler unutuluyor akşamın tozlu köşelerinde, aldırmıyorum
düşlere yeten tek şeyin tarifi dilimde.
bir yerden çıkarsın, biliyorum.




April 22, 2025

 Duvardan sıyrılıyor, omuzlar dik, 

ayakkabıları ters duruyor ve yüzüğü kayıp. ( cidden onu her yere soruyor, griye boyanmış kayrak, köşedeki yazı, yamuk kaldırım, çamurlu paket )aletten duman alıp yanındakine uzatıyor,

kahveyi hindistan cevizli seviyor,

Duvara geri yapışıp, omuzlarını silkiyor.

şimdi de kendisi ters duruyor.

April 21, 2025

Uca gelmek

Sivriye girmek

İçmek

Düz

Çekik ister

Seviyorum

Çek Çek Çek

Bitkinliğin tasarlanması
Spükülatif gelecek tasarımı 
Yüz körlüğü saçması

Fena değil işte buralar

Bi sen yoksun şekerim 


 

 ......."Alarmdan önce uyandığını farkındaydı, ama yine de akışkanlıktan önce telefona baktı. Saate umursamaz bir bakış attığından, 7 dakika sonra çalacak alarmı hiçe sayarak uykusuna geri dönmeye çabaladı. Çabası işe yarayacaktı ki son 7 dakikası dolmuştu, alarm çaldı. Bu sefer zorunluluktan uzatması gerekti elini telefonuna, 10 dk ertelemek mi? Tamamen kapatmak mı? İşte karar merceği tam da o noktada, sabahın köründe devreye sokulması gereken bir aksiyondu, karar vermeyi pek sevmezdi. Hatta hiç sevmezdi. Biri ona fikrini sorsa, öyle bişey demeyeçalışırdı ki rengi gri, tam ortalama, onu der gibi ama bunu da der bir halde, hep nötr. Aman yanlışlıkla yönlendirmeye görsün, tüm konuşmayı gerekirse baştan yapar vehayut uzatır da karıştırırdı ki karşı taraf onu dinlemek yerine kendi bildiğini okusundu. Kararını verip alarmı sonuna kadar kapattı, bir sonraki gece yatmadan önce tekrardan açacaktı, ancak bu bir sonraki gecenin kararıydı ve onun peşine takılmadan yatakta bir sağa bir sola dönmeye başladı. Biraz daha uyumalı mıydı?"......


bu da başka bir kısmı, tırtışkolukla it can go somewhere arasında, yarım bırakıldı.


 

......... " Ayakkabılarının hiç birisinden memnun değildi, hiçbirisi rahat gelmiyordu ona. 7,8. Dışarı çıktıktan max 25 dk sonra aklında ayaklarının ağrısı vardı ve genelde 10 saate yakın dışarıda kalırdı. 11,12. Ayağa kalktı, en azından daha ayağında ayakkabısı yoktu. Havaya birkaç yumruk fırlattı, ayaklar rahat, öne geriye adımlar, tahminlerden az süren bu hava yumruklama seansını telefona yönelttiği dikkat bozukluğu yardı. Eline aldığı gibi ayakta dikili kaldı, 3 dk, 5 dk, 7 dk. Biraz o app, biraz bu app, 11 dk,13 dk, duşa girse miydi? Yoksa dışarı çıkıp, akşam dışarı çıkmak için tekrardan döndüğünde zaten gireceğimci miydi? Moodunu o da anlamakta zorlanıyordu, civarda enteresan kuş sesleri vardı, hepsine kulak kesilmese de varlardı. Telefonu bırakıp yatağa geri oturdu, işte bu tehlikeli bir uslüptü. Ya tekrardan uyursa? Eline kaldığı homestay’in kütüphanesinden seçtiğikitaplardan kendi dilinde olanını aldı, bu cidden pek sık rastlanan bir durum değildi. Etraflıca konuşulan bir ana dili yoktu, zaten bulursa da ya dinle ilgili olur ya da çok satan romanlardan biridir diye iç geçirdi. ".........


yazmaya başladığım gğn yazmayı bıraktığım olmayacak hikaye kitabımdan bir kesit.

olmayacak çok şeye başlarım, belki başladım diye olmadılar, veya her ne ise.

'19

 



 alttaki başvuruyu kazandım bana bin dolar verdiler, para hala gelmedi, sırf gelecek diye heralde 3 katını daha rahat harcadım, borçlanıyorum bir yere, allathan banka değil, ama ne farkı var canım?

December 5, 2024

 


bunu bi yere başvuru metni olarak yolluyorum çünkü cidden düz cümleler asabımı bozuyor, bari şiir halde dursun, başkalarının da asabını bozsun .p cümle kendini bu noktaya getirdi, cidden benim şuçum değil, düz cümlenin suçu..


The city breathes, screaming into itself.

-I have seen

Echoes linger in hidden corners— are pink.

Colors fade, then recall their first forms;

thus, they remain- yes I feel.


The roots are tightly bound below, yet I rise toward their depths.

Everything is tied to the city, 

-but they say it is free.


A techno rhythm hums—yes, yes, you heard it right.

from distant, or perhaps only in your mind.

The grey-wall cracks; we’d like to think a rainbow did it,

but such things bloom only in some dream.


It was a dim light, neighbor,

or perhaps the truth of our captivity, cool as a winking secret.

They think the city is silent,

but with every step, it tells me its harshness,

like sweat dripping from the body of a shattered tale.


Calmistery.

Is there peace within chaos

that exists between the city and the dream?

And yet, I shall conjure reality into being,

in the cities I've been.

November 17, 2024

 bütün diyemediklerimiz "isterem başıya gele, ah bi gele vah bi gele, göresen ne renk olur" de ziplenmiştir, düğümlenmiştir.

Aşka düşün denk olan odur


haha bvunu cidden yazmış olmam da çok komik goa da bu türküyü japonlara meze yaptığımız akşam telefonumdan alt fondan açmam da.

 Önce bardaksız yalnızca şişe var yaptığı uydurma ışığın üzerinde, sonra kafamı bir an çeviriyorum bu sefer aralarına bir bardak bırakılmış, ışık ile şişenin salatası tastamam tosttaman.

Soruyorum, ortada bırakılmış şey kadar olduğun ve bildiğin sen öyle mi ki bunu da ben istedim, bu, Varsayım üzerine varsayım ürettiğimiz durup düşünmemeyi eskittiğimiz gerçeğimize ne olur?

en az düzeyde karışıklık en az düzeyde silmeyle ilişkilenirken, dikkat başı çeker, adım arası geçiş rahatlığınca.

Sıradan akşamlar tarafından dışlandığının ayırdına vardırıyor seni şu sabah, gölgemsi sis sarmış saate geç kalır o yüzden normal.


bye.

 Bu çok iyi ve çok doğru ve tr ekstra harfsiz anlamlarıyla da mantıklı- hatasız olduğu gibi


Sen birinden hoşlanırsın
Ama dönün cislidir o sırada
Bunu bi sen bildiğin için umursamazsın
Taki eve yalnız varıncaya kadar

İstediğin herşeyi başarabilirsin çişli donula bile
Önemli olan budur

30 ocak 2023

 

saçma bi şekilde bu şiir ya iki kere yazıldı hatta 3, bi de seneler önce vardı benzeri o kısmı sildim gari, neyse a harfi burada da onda değil ama heralde bi zaman akışı mevcut diğeriyle, yenilenmiş versiyon altta olacak. ya da alt alta tek öykünme

 

 

 

 

Gözüme birikiyor far

Parlıyor beklenen o anda

Köşede duran çöpü görüyorum, bu koku nasıl bir leşe ait olmalı die düşünürken biraz ileride içime çekmekten çok hoşlandığım o kokuyu orada tutmaya çabalarken buluyorum kendimi, işte öyle

2 nefes arası uzuyormesafeler 3 adıma sigsalar saaar pls

 

Ne çekeceğim içime şimdi

Yalnızca hava kokuyor buralar

 

Herşeye dönem dönem taktığım gibi mi takıyorum bir sen fikrine sıkılınca başkası geliyor yerine sonra hiç olmamışsın gibi unutabiliyorum sen fikri

taki açıkçası bakana kadar telefonuma ve basana kadar yanlışlıkla a harfine:

oradasın

Unuttum

Artık ne a harfi sende senin kendi s inle.

 


Bu da yazdıktan aylar sonra ilk defa okuduğum bazı yerlerini anlamadığım ama anlamlandırdığım çünkü anıyı ben yaşadım kumsalda pet şişe topluyorum aslında, o kadar basit.



Kıyıda bir şişe duruyor, ufukta tam güneşin batacağı hizada uzanıyor öylece parlak boş kapaksız,

kum yok içinde.

Restoranların birinden çaldığım bir diğer çay kaşığı ile 2.coconatın içini bitiriyorum afiyet.

Etrafımda 4 bilemedim 5 köpek 3 bilemedin 4 arkadaş var

Yıkık bir bina arkamızda duruyor, ölmüş bir ağaç gövdesine dayanıyorum.

Adımı çoktan tagledim elbette.

Ne diyeyse her yere işeme,

köpek miyim ben:

 

Köpeğim unutulmuş duş içinde.

Unutulmuş düş peşinde de köpek olurum.

kendime yaladığım, sürtündüğüm bir ben kalıyorum kuşların ardından- kumların farkından

su şişesini çıkarıyorum günün batımına bölüyorum..

 

b-nazi köpekler agresiftir tatlım

Bazı köpekler değil

Söyleyecekleri güçlü şeyleri olduğunu düşünen insanlar da vardır

Küçük arabalar da

Bozuk buzdolapları

Herhangi biri olan birşey vardır oralarda arandığını sanan

sen de

Ararsın

tüm cevapsızLar olsa da

Tekrar tekrar

Devam et bağır evet

Neyi tutuyorsan içinde ıslak köpek kuyruğu deymiş gibi biryerlerine kımıldamadan ıslan öyleyse

Denizlerin farkı ne?

Demiyorum aynılar

Değiyorum birinden diğerine

Belki sen de değiyorsundur diye

köpeği oluyorum yokluğunun

Köpeğim olur muydu?

Ne yaptıysam edemediğim senliği köpek ettim yokluğuna

Duruyorum şimdiyse plansız baktım ki kendim dahi kayıp.

 

Kıyıda duran şişeyi alıyorum sonrasında deniz yakınlaşmış oluyor biraz daha

Denizlere bırakmıyorum lafa daldıran ilk nesnemi,

kumsalda olan birbaşka birsenin yanına koyuyorum

Bu kadar basit, atlıyorum senden sene sonrada illa bir sen diyorum.

 

Sen köpek ben köpeklerce diziliyorum.

 


Bazen sığ bazen değil

Süzülüyorsun

Sığar mısın bilmem ama
Süzülüyorsun şekerim

Kendi halinde birini buldunuz

Öyle duruyor burada

Ne uğruduhu belirsiz

Siz şu anda burada onunla miısınız

Siz de öyleyse ne duyduğu belirsiz

Bu halkının içindesiniz

Ne kokular geri getirir sizi ne siz korkarsınız çok smoketan

Şimdi biraz şu koyuyoruz bardağa biraz da karanfil bırakıyoruz içerisine

Ne olduğu belirsiz bir ağrıyı kesiyor bu şu o derken duruyoruz

Şimdi yalnızca sen ve ben varız burada varış yerimizi belirliyor cümlem imlaya imza da hataya saba

Buradayız işte ne diyesi belirsiz

Yuvamızla aynı şeyiz en azından.

5 şubat 2023

 

Gözüme birikiyor far
Parlıyor beklenmeyen o anda
Köşede duran çöpü görüyorum bu koku nasıl bir leşe ait olmalı düşünüyorum.

çok hoşlandığım başka bi kokuyu orada tutmaya çabalarken buluyorum kendimi.
2 nefes arası uzuyor mesafeler 3 adıma sığsalarsaaaaaaaa.
iki zıtlık ediyor bir tam.

Ne çekeceğim içime şimdi uzaklaştım oralardan.
Yalnızca hava kokuyor buralar.
Motor sıcak.

Sonra yalnızca çay içerken aklıma geliyorsun.
düşünüyorum ne kötü sarmıştın beni
Sanki hiç olmamış bir ihtimalin gerçekliği
gibi hissetmiştim seni
kabustu bu uyanamadığım
işten değildi gerçek olmazdı.

Unuttum
Artık a harfi alfabede bana kaldı.



(eski bi yazıma döndürüp tekrardan o anda devam ettiğim birşey olmuş bu şimdi okuyunca fark ettim. Çay içerken aklıma geliyor cidden, kötü sarışını hatırlıyorum beni, saramayışını ya da. 2 3 cümle biraz abartı şiir sanatı olmuş, alıkoyamamışım kendimi napıyım romantiğim de eski alışkanlıklar var hala dilimde, yalnız a harfinin bana kalmasına cidden bayıldım )

Gün batımını izlemeye evin üst yokuşunda bulunan sünnet sunset pointe gittim 

Dalmışım biseyler düşünüyorum gözüm meğerse ağaçlara atılmış bir viski kartonuna takılmış simsiyah ögh 

Güneşe adalara denize dönüyorum tak bir ses çıkıyor oturduğumuz yerden 

evet benim dışımda 12 bilmedin 13 kişi daha var güneşi batırmak isteyen 

-bir şişe atıyor telefonlarıyla oynaşan gençlerin üstünden- ögh 

Bense tetenoz olmuş olabilirim, aklıma o geliyor ardından,

Şimdi ise internetten onu araştırıcam. 


goa23

 Güneş batarken oluşan bir gölge gibi sessiz kırmızı önümde ağzıma kadar girmek isteyen bir köpek taşması, turuncu o da onu oradan tanıyorum,tetenoz aşısı olmaktan dönmüş apartman girişinde köhne bir yarışta bekleşir zamanım, bedenimle tanıksa bir ben başıma. anahtarı kilide sokuyorum.

 ya durmuyor musunuz

duy duy

"Yapma işte bakma geriye

Belirleme bir nokta
Dur biraz kendinde düşüncesiz ol biraz kendine,
Bekle arama
Bekleme dur akarken ileri a aaaa
Ama bak yemek geldi yedin bum bum yuh sonra yandakınının tatlısı güm

Ne oldu bitti demeden döndün geri gitti"

bağırıyor adam, artık ne anladıysa komşu pussetteki velet.

Sübvanse

Dekadan düo değilse ne olayım

Bir buzdolabı kitabı için çekilmişti fotoğrafları

Bir milyon dolar gibi görünüyordu da yeşil ve buruşuk

Noelbaba sosyalistmisır

Absürdist kaygı

Yeise kapılma algı

Organik hangi ortamdan ormandan organdan gelirse

Mustehzi sangı.

 


Uzanmış çıplak köy evinde goadayım ona da göre




ve kendimi uzun süredir bu kadar seksi hissetmedim yani his denemez buna tam olarak öyle görünüyorum diyelim

Bembeyaz bedenimle buradayım üzerimde şu dağları su damlaları say sayyy
Yağ gibi bedenim yumuşak sıcak
Ve tavanı izliyorum bence,


Aklıma kimse gelmez böyle şekillerde
Kim olsa isterdim burda orda
Yalnızca sen bebeğim daha tanışamadığımız gerçek
Çünkü
Yanımda değilsin şekerim evet tanısam seni tanışsak böyle olmazdı güzelim
Di mi
x

 



Elimde eşyalar portekiz köy evinden çıkmış yürüyorum 

havanın bu sıcaklığına göre pek siyah ve deriyim 

deliyim bir nevi yerel moda sektörünce

elimde bahtaniyemsi bir şey taşıyorum yetmez sırf giyiniş tabii
İlerideki patikadan bir motor geliyor uzaktan gayet iyi, sevebiliyorum üstündeki kişiyi

Evet hoş biri, çoğu insan gibi
Köşeyi sönmeden köşe dönmezken o da görüp gülümsüyor bana
Çoğu insan gibi gülümsüyor

bakıyorlar evet bu hint güneşi altında bir bahtaniye tanıdığımdandır eminim.


goa23

4 tekerlekli motor buldum evet

Tüm süreçte de kendimi kötü hissettim tamam
Nedeni belli
Self sabotajdır bunun ismi güzelim.

Kendini germek bilebileceğindense hadi hadiii
öğrenebileceğini örselemektir.
bu tökezleme kendine tekerleme teker-leme gidencinde dur bak
Kaskın çalınıyor hem de onu geri vereceğin günde?
Hadi oku bakalım bu mesajı da nasıl okucaksın merak ediyorum
kindle da gitti kaskın içinde 
(üzülüyorsun ve bu cidden çok daha az kitap okumana açılıyor. sonra gittiğin her yerdeki kütüphanelere dadanıyorsun. cafeler, hosteller, üzgünüm ama bazılarını çalıyorsun, haberin olsun kimsenin umurunda değil, okuyorsun ama yine de o kütüphanenin en ilgi çeken kitabını, kendi seçtiğin bir okuma listesi değil belki bu açık deniz, ama havuzun en kuluna takıyorsun yine gözünü, tekrar tekrar, unutmamacasına.)

goa feb '23

Özenle hazırlanmış şu masaya bakıyorum. 

Şu yan ayağına sıkıştırılmış tütsü duran masaya, 

Özenle dizilmiş kolyelerin zincirli olanlarını ayırıyorum, 

en çok onlara kahve dökülmüş diye bağırıyor, leş gibi şekerli, 

sütsüz nefkafe bu, 

o suçsuz aslında ama leş gibililiğiyle değil. 


Borudan yapılmış halka olanları iyice silip zincirleri kurutuyorum 

köle gibiler elimde 

Şu kurutma işlemi bitsin önce bir 1⃣ dizip satıcam onları tanımadıklarıma 

40 dolar 50 euro 6000 peso 

Ne tutarsa


goa '23




Gözümle görüyorum bunu, bir bulut dağdaki ağaçları bir bir ele geçiriyor 

İşimi yapıyorum ama bana kimse para vermiyor

Aç mısın diye Sıran yok 
Ya da en son ne zaman don aldın 
Tilki payı bu devlet ele geçiriyor geleceği
Sanarsın o da bulut.
Miğdeler deliniyor
Renklere bölüyorlar bizi,
Cidden umurumuzda değil 
itilince biz birbir sorsanız yüzümüz,
Pembe.


Sesi bükteş radyosu girdi Tarap kadını içine, 
Mutluydu ama bunda senin hiç bir payın yok diyordu karşısındakine 
Yuvarlak çözüm örnekleri ararken güzler
4 dumpling uzaktaydık 
Key yaprağı süzülüyor sonbahar bile değil halbuki
Kete hamuru simsar simay tindar 
Anadoludan göç yemeği yapmanın lafını atıyorlar da o ne falan diye sorunca cevaplamaya yeltenmiyor hiç birisi.
Servisin diş izi ve reddedilen onca rezidans tizi
Eğiliyorum bense, tapınaklarda,

dizim 
pembe.

January 9, 2024

 sen beş kişiliğinle burada kalmalısın 

pozanti ay surat

erke içyükül tümül erse tüfül tezat.

cürmü monokl yerde üstü füzen kezat

hapis renkler fosforlu bayrak 

ama şöyle bi uzaktan bakıyoruz da hepsi bir arada güzeldir zambak

kelimeler insandılar krokiler tabak

günün bazı saatlerinde ise hep solumda olur musun çanak bey

artılardan sen beğen güney

ahı sebey

mani düşey

talihsiz akstör hoşnutsuz

seslendirme gibi iç çekişler, dildolar

bumerang gibi dönesi var,

mavi sisin içine sokuyor çkünü

parmağıma basıp orgazm ediyor, yalandan,

monoklunu geri alıyor yerden,

görüş alanından bakırı seçiyor,

ilk özneleştirmelerden kaçınıyor, mümkün ve sürekli bir değişim halinde.

iki düşünce potasına siyah beyaz bilekliklerini sallıyor, peşi sıra birbirine eklenen bir yapı gibi birikiyor tüm kahırlar

şaşkın şehrin aç meydanları üşüşüyor etrafına,

sanırım noluyorsa zihninde, ininde,

hiçbir tıbbi değeri yok yaralarının, belgesel biçimli yazılan saf bir sanatsal yaratım yalnızca.

viyaklamalar, adamotları

açık tutun tanrı aşkına şu gözlerinizi!

seksi ve bedenin bütün keskin hazlarını unutun!

bir rozet dışında çıplak olam bir müfettişe gözyumun,

Kooperatif sistem Kıvılcımı çakıyor!

uyan!

biz insan olanlarızdır,

bir özne ile nesne arasındaki farklılığa dayanırız,

tam ortasıyızdır öznel gerçekliğin,

çıplaki temenni,

dışarılıklı emmi,

oluşa ait olayzi,

sanal berisi,

çok oluşlarızdır çooook.







January 8, 2024

sıska, ayna, tak

sıska aynı tat

iki büküm saz arası saç

birliğinde bilinen en uzun ıuzadıyar seyrini seslendiren ağaç,

köküne mavmanisi gibi nasili mimlaç arabanın sarısından tınlaç

ve

arzu hamuzundan havza hazlı hayta

baldan bak

gecedir asıl hortlak. 

ayhın aktarımı

ayhın aktarım sanrısı

gayesi çonbul,

bazısı bardandan parlak yadası altı bulutlu dazlak.

varesi tombul,

çöl bırakmaz.

ihtiyaç duyduğun filmik bir gerçekliktesin bile,

akışı savdak

tam da bu adak,

inciden ilmik gibi başıboş savsak.

anda çal ah'lak

ahda ah anla almak.

ayhın aktarımı; sanmak.

 

 yüzey bürünüyor

    "           "       du düşüşüne

ahıda üzeri izlenen sirille.

yüzümü yüzce gür bir dürtü belirince,

bazılı bilmece içme demedindi ince.

anlak bağırır da baymaz,

ürke ürke tok yok.

hele kapısına penceremsi gölgelettik gibisine oydu,

ancak kendisi de korkut gibi ahbap

gel dadab git babad

bitti kıyısı maslak,

dön

dolaş

var bana da bir daha anlat..

 i.

yaratılış öldü diye haykırıyor!

dinlemeyi bilmelisin kendini,

en derinden 

ya da 

üstten.

ii.

eskiden geçmişe daha çok inanırmışım,

anlatması şen,

hali bol tomari.

eskiden geçmiş,

eskiden,

geçmiş.

2020

 kaygılarımdan kovulduğum gülünesi perşembe şimdi

aldığım edinimlere eklenen benlikler fırfır sıfatları boyuyordu etrafı,

.

çirkin, iyi yanlış, güzel, kötü ve benzer,

soluklaşıyor birer birer

tüm piranalar yerine yeni gerçeklikler beliriyor

olduğu gibi olma sanatı esiyor tavandan, içim rahatlıyor.

tüm bokluklardan kovuluyorum

eeeh bize de bu


2020

January 5, 2024

 soy isminin kendisiyim,

kuşlar kadar tutsak havaya,

ben kadar senin

sen kadar keskin

duruyorum orta yerinde kendimin

daha sana ne verebilirim?

bilmediğin kendini buluyorsun bende

daha dinlemeyi öğreneyemen gölgeni karşıma alıp duruyorum

,

tüm gelecek ihtimallerini sıRf sana yapmıyorum 

büyü büyünün kendisisin.

asbestin kalbime didik

edilir fikrin çehreme

bir tek en değilsin yanan uzum

şiirler ise deneme. 

 metin ve haber ilişkisi, cümleleri çarçur etmemeli. yazıların sessizliği.

sanat direnmek, mecra mesajdır; içerik ile biçimin ayrılmazlığında, ani manifesto çiftleşmesi gibi. 

sesmerdiveni

mesela duruyorum gezi park ortasında, tabanlarım beton.

3köpek oynaşıyor,

2adam yiyişiyo,

bir kadın alkış.

esen hava ne diye umrumda değil?

ya da kelimenin neresindeyim?

merdivene oturmuş sigara içen çocuk bana bakıyor,

bense duruyorum orta yerinde Taksimin.

sela okunuyor iyi mi gece ile sabahın arası düş çıkmazı,

kalkıyorum, eve yürümeye diye varım. 


 

 sokakta buluyorum seni,

önce yalnızca bir kelimesin

her yerinden taşıyorsun şehrin,

bilmiyorum ki gözlerin vardı.

Rukus'a

Oh Lord, Don't Fascinate Me

i drink milk every day