-"ellerinizi havaya kaldırın,ne yapıyosunuz orda"dedi
bi anda telaş yapmışlardı tabii ne diyeceklerini şarşırdılar ve karşılarındaki kişi çok sinirliydi.
cıvık olan çocuk;
-"telaş yapıyoruz"dedi.kız biraz gülümsedi ve karşısındakinin duruşuna bakınca biraz da irkildi.
karşılarındaki kişi erkekte olabilirdi kız da.anne ya da baba,arkadaş veya düşman.belki herhangi bir kişi kimbilebilir belkide hiç kimse.tabii bu cümleler insanların kafalarını karıştırmak için birebirdi.
koltukta yarı baygın yatan üçüncü kişi biraz kafasını kaldırıp olayı anlamaya çalıştı,tıpkı bir boşluğa bakar gibi gözleri uzaklara doğru uzanmaktaydı.anlayamıyacağını anladığında yarı baygın haline geri dönüp hayattan hiçbir beklentisi olmayan kişi kimliğine büründü yine.kız biraz şaşkındı.
...
-"ellerini havaya kaldır,ne yapıyorsun burda"dedim ve gülümsedim.
-"sadece bacaklarını seviyordum"dedi kız.kafamla uzaktaki eski deri koltuğu göstererek;
-"ben şurdayım sonra sıra bende"dedim.
yarı baygın çocuk uyanmıştı ve hava gercekten sıcaktı.
May 16, 2009
i drink milk every day
Blog Archive
-
▼
2009
(150)
-
▼
May
(26)
- yapamazsınız
- eğer kahve olmasaydı,sabah diye bişey olamazdı..
- dut lekesi
- Clerks
- like a lake.
- gidicektim,
- the truman show
- görmek istediğini görünce farkına varabilirsin.
- biraz yokum.yatağım çok rahat çünkü.
- aman allahım
- apple
- statik bant
- nightmares please leave me alone!
- aufwachen! endstation!
- biraz eğildim
- Long ago And oh so far away I fell in love with yo...
- mavi ışık sigara içmesine engel olamadı
- No title
- xena
- ya da şöyle
- metro dediğin kalabalık olur
- her zaman gülümseyemezsin.
- gözlüklerinin camı çizilmesin
- "uzay atı boku fosili,keçi atı boku tuzağı." bu...
- tatlı hep tatlıydı.
- -
-
▼
May
(26)