November 25, 2008

bar

sokak lambalarını saymaktan yorulmuş gözlerim bir barla karşılaştı aniden.daldım içeri.varoşlardan toplanmıştı bir kesimi.kalabalıktı.barmene doğru ilerledim "bir bardak vikski.4te 1i su"dedim.gözlerini deri ceketimden ayırmadan doldurdu bardağı.4te 2sine su koydu.onun suçu değildi,bu özellik şerefsizlere hastı ne de olsa.teşekkür etmeden bardağı alıp,büyük bir yudum içtim.
tahta masalar barı istila etmişti.barın hükmünü çoktan pis kokulu bir krallık ele geçirmişti.bir kaç fahişe vardı masalarda.biraz liseli kız-erkek sürüsü.bunamış kaplumbağalar.beyaz taytlı şişko çocuklar.
barın en sivri ucundaki kadın,diğer anlamsız bakışlı kadına "karıncalarla konuşmuyorum artık.küstüm onlara."dedi.karşısındaki şey "anlamsız gülüşlerini özledim"dedi ve yavaş yavaş yakınlaştım onlara.sigaramı kültablalarına söndürüp yanlarına oturdum.
"bende sineklerle konuşmuyorum artık."dedim.diğer hatun kalktı giderkende "ben hepsiyle çok yakın arkadaşım."dedi.
barmene seslendim.duymadı.bir daha seslendim,eşşek sıpası ağır ağır dönüp baktı yüzüme.
"iki viski"dedim.alık alık baktı yine ve viski şişesini aldı eline.kadının yüzüne dönüp "kaçıncı katta oturuyorsun?"dedim."kapımın renki beyaz"dedi.nefret ederim beyaz kapılardan ama belli etmedim.viskimi diktim ve yüzüne baktım.bir kaç yudumla içti,bitirdi ve bara kabaca bıraktı bardağını.
"bir kaç tane kitabım var"dedi.aptal olduğu her halinden belliydi.benim evim kitaplık gibiydi.kitaplarda her satır bana hayatla ilgili bir ipucu verirdi.bunu herkes bilemezdi.gerekmezdi.
"arabamı çektiler"dedim.çirkin dudaklarını buruşturmadan "benim bir cadillağım vardı"dedi.ayağa kalktı ve müzik kutusuna ilerledi.berbat bir şarkı seçip yerine geri geldi.saatime bakıp beyaz taytlı çocuğa göz kırptım.kirli bişeydi.
"merdivenler umarım hala yerindedir"dedi mantıksız kadın."umarım"dedim ve kalktık.
gece çoktan uyumuştu.bir çok kurbağa sinek avında kötü şansa uğramıştı.karıncalar da hala kışa hazırlanıyordu.nefret ettik onlardan.neyseki 2.katta oturuyordu.fazla yorulmadan naneli bir gece geçirdik.işedim,hızlı hızlı indim merdivenleri ve sokak lambalarını saymaya devam ettim.kurbağaların sesi kesilmişti.

i drink milk every day