March 20, 2009

biraz renkli otlar çok konuşurlar


limon ekşisi gibi.
rüzgarla konuştum bir kaç dakika.
eşsizdi,narin değildi ama.
kesin ve kesici.
zıvanasız sigara belkide,
tütün dolu ağız.
yapış yapış dudaklar.
yenmiş tırnaklar.
içinde biraz pembelik bulunan siyah bir kalp.
eskimiş kitapların sayfalarını yaktım kollarında üşümiyim diye.
su dolu küvetin dibinde aradım seni,
en diplere daldım,
en derinlere sordum seni.
portakal ağacının altında yattım dün gece,
unutulmuş bir vadide,
biraz renkli otlarla sohbet ettim,
zehirli mantarlar pis pis sırıtıyorlardı o sıralarda.
mantarların kraliçesi oldum bir de,
şimdi hoşgeldim,
ama artık gitmeliyim.
ağzımda tütün kalmadı.

i drink milk every day